14° Az bulutlu

Prof. Dr. Görgün’den çarpıcı değerlendirme: ‘Bizim büyük Marmara depremi diye tabir ettiğimiz deprem bu değildi’

Gündem - 25 Nisan 2025 12:13 A A

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Mühendislik Fakültesi, Sismoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ethem Görgün “Bizim büyük Marmara depremi diye tabir ettiğimiz deprem bu değildi. Çünkü burada fayların boyunu, kırmızılıklarını göz önüne aldığımız zaman 7’nin üzerinde yani 7.2-7.4 gibi bir depremin olma olasılığı daha yüksek gibi görünüyor” dedi.

Prof. Dr. Görgün: 7 üzeri bir depremin olma olasılığı daha yüksek

Marmara Denizi’nde İstanbuld’da Silivri açıklarında meydana gelen ve çevre illerde de hissedilen 6,2 büyüklüğündeki deprem, 1999 yılındaki depremi yeniden hatırlattı.

Yaşanan depremle ilgili İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisi Sismolog, Prof. Dr. Ethem Görgün açıklamalarda bulundu.

Prof. Dr. Görgün, “Tabii ki önümüzdeki yıllarda bu süreç farklı bir gelişecektir, evrilecektir ama şu anda bunun büyük Marmara depremi olduğunu söylemek mümkün değil” diye konuştu.

‘SONUÇ DEPREMİN ÇOK BÜYÜK BİR FAYI KIRMADIĞI’

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Jeofizik Mühendisi Sismolog, Prof. Dr. Ethem Görgün, şu ifadeleri kullandı:

“Depremin oluş yeri bu kırmızıyla gösterdiğim Kuzey Anadolu fay hattı. O meşhur Kuzey Anadolu fay hattımız. Bu Kuzey Anadolu fay hattımız üzerinde çok yakın bir konumda yani tam şu bölgede buraya biz Marmara Çukurluğu diyoruz. Orta Marmara Çukuru’na yakın bir bölgede, bir deprem yani Silivri depremi vuku buldu 6.2 büyüklüğünde. İşte buradaki kırılan ikincil bir fay yani Kuzey Anadolu fayının ana yapının üzerinde değil ama buna yakın bir yerde ikincil bir deprem olarak gelişti ve 6.2 büyüklüğünde moment büyüklüğü olarak ölçüldü. Buradaki 6.2 büyüklüğüyle eşit bir değer kırılma nedeni alanı olarak uzunluğu olarak söylendi.

Tabii ki buradaki yer değiştirme de sonraki bulgulardan özellikle aletsel bulgulardan AFAD’ın son yayınladığı raporda da karşımıza çıktı. Buradan çıkan sonuç şu. Yani depremin 6.2 büyüklüğünde olduğu ve çok büyük bir fayı kırmadığı sadece bunu balık kılçığı olarak düşünürsek ana kılçığın yan kollarından birini kırdığını düşünebiliriz. Zaten burada da fayın büyüklüğünü AFAD vermiş. Çok büyük bir fay değil ancak bu fay 6.2 büyüklüğünde bir deprem üretir. Bu fay küçük bir fay olarak kırılır. O fayın enerjisi boşaldı zaten, dediğim gibi ana kol değil ama onun tali kollarından, ikinci kollarından, yandaki kollarından.

Zaten biliyorsunuz, 26 Eylül 2019 depremi gibi benzer bir depremdi. Oradaki gibi enerjisini boşaltıyor bu ufak küçük faylar. O enerji o küçük fay için boşaldı; ama bunu ana fay için konuşamayız. Çünkü ana fayın bu ölçekte bir ana fayın kırılması için 7’nin üzeri bir deprem gerekiyor. Bu 7’nin üzerindeki deprem ancak buradaki büyük fayı yani Kuzey Anadolu Fayı dediğimiz ana kolu ancak kırabilir ama bu küçük tali faylar böyle böyle süreçler herhalde kırılmaya devam edecek kuvvetle muhtemel.”

‘7.2, 7.4 GİBİ BİR DEPREMİN OLMA OLASILIĞI DAHA YÜKSEK GİBİ GÖRÜNÜYOR’

Prof. Dr. Görgün, “Bu büyük İstanbul depremi değil tabi ki bu her zaman söylediğim gibi ana kılçığın yandaki tali, ikincil kolları. Bu ikincil kollar böyle kırılarak önümüzdeki yıllarda da kuvvetle muhtemel devam edecek. Bizim büyük Marmara depremi diye tabir ettiğimiz deprem bu değildi. Çünkü burada fayların boyunu kırmızılıkları göz önüne aldığımız zaman burada 7’nin üzerindeki yani 7.2-7.4 gibi depremin olma olasılığı daha yüksek gibi görünüyor. Dediğim gibi ana kol üzerinde olmadığı için ikincil faylar ancak 5.8, 6.2’lik depremlerle önümüzdeki yıllarda da kırılacaktır.” dedi.

‘SIĞ OLDUĞU İÇİN YÜKSEK HİSSETTİK’

Meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremle ilgili teknik bilgiler de veren Görgün, “Bir kere sığ bir depremdi. Depremin derinliği 13 kilometre yaklaşık olarak çok sığ olduğu için ve yüzeye yakın olduğu için bir de İstanbul’a yakın olduğu için tabii ki çok yüksek hissettik. Depremin ivmesi düşük olduğu için saniye bazında 10-13 saniye arasında bir zaman farkı oldu. Yani daha önceki deprem dikkat ederseniz 16 saniyeydi 2019’daki deprem. Bu 13 saniye sürdü. Düşük bir ivmeye sahip olduğu için de dalgalar çok çabuk sönümlendi. Siz bunu her ne kadar yüksek hissettiyseniz de bu tamamen depremin İstanbul’a olan uzaklığı ve sığ bir deprem oluşuğuyla alakalı bir olay” dedi.

‘SİLİVRİ DEPREMİ SÜRECİNE BENZİYOR’

Artçı depremlerle ilgili de bilgiler veren Prof. Dr. Görgün, şöyle dedi:

“Buradaki süreç 2019’daki Silivri depremi, o ilk olan Silivri depremi sürecine benziyor. Buradaki tali faylar kırıldıktan sonra yani etrafına tabii ki bir enerji yüklemesi ya da bir gerilim yüklemesi oluyor ama şu aşamada, eğer evlerinizde herhangi bir sıkıntı yoksa, evlerinize güvenebiliyorsanız zaten evlerinize girmenizde bir sıkıntı yok, bir sakınca yok. Eğer evlerinizde yapısal bir sorun, çatlak ya da herhangi bir yapısal, yanal çatlaklar, dikey çatlaklar varsa ve güvenmiyorsanız tabii ki burada öncelikli olarak mutlaka burada binanızın analizini yaptırıp öyle girmeniz daha doğru olacaktır. 6.2’lik bir deprem bu tarz bir deprem aslında binaların yıkılmasına sebep olmuyor.

Biliyorsunuz sağlam binalar 7.5’e kadar 7.6’ya kadar dayanıklı olduğu için iyi bir bina sistemi, son şartnameye göre yapılanlar onun için çok büyük bir sıkıntı yok. Bu süreç muhtemelen bitecektir çünkü 6.2’lik bir depremi süreci 5.2’lik en büyük artçısıyla zaten enerji sönümlenecek ve bitecektir. Ondan sonraki büyük Marmara depremi için tabii herkesin binalarını tekrardan bir gözden geçirmesine gerek var.”

‘ARTÇILARI EN FAZLA 1 HAFTA DAHA DEVAM EDER’

Prof. Dr. Görgün, “Bunun artçıları muhtemelen en fazla 1 hafta daha devam eder. Ondan sonra normale döner diye düşünüyorum. Eski sürecine Marmara’nın o depremselliğine döner. Çünkü burada zaten klasik olarak bir deprem var ama ikinci kollardan kaynaklı bu tip depremler en fazla 1 hafta süren artçılar oluşturuyor. En fazla büyüklüğü de 5.2 oluyor ve 5.2’yi muhtemelen geçmeyecektir ki dün zaten bir tane 5.2 oldu. Muhtemelen bundan sonraki artçılar maksimum 4, 4.2, 4.5 olup enerjiyi sonlandıracaktır” dedi

‘BUNUN BÜYÜK MARMARA DEPREMİ OLDUĞUNU SÖYLEMEK MÜMKÜN DEĞİL’

Prof. Dr. Ethem Görgün, şöyle konuştu:

“Büyük Marmara depremi için şöyle diyebiliriz. Bu süreçler biliyorsunuz tarihi kayıtlara baktığımızda 1509, 1766, 1894 depremi, bunlar hep 7.0’nin üstündeki depremler. 7.5’e yakın büyüklüğündeki depremler. O zamanki Osmanlı İmparatorluğu kayıtlarını incelediğimizde. Tabii ki önümüzdeki yıllarda bu süreç farklı bir gelişecektir, evrilecektir ama şu anda bunun büyük Marmara depremi olduğunu söylemek mümkün değil. Depremlerin birbiriyle ilişkisi bilimsel olarak 6.0’lık bir depremle 7.0’lik deprem arasında 33 kat enerji farkı olduğunu biliyoruz. Yani bu demek oluyor ki, 6.2’lik bir depremden 33 tane olmalı ki, 7.2’lik bir depreme enerji olarak tekabül etsin.

O yüzden de bu depremlerin enerjiyi ya da gerilmeyi bir anlamda boşaltması demek yani 7’lik bir depremin enerjisini boşaltması ya da rahatlatması sözkonusu değil. Çevre illerde de 5.2’lik deprem de 23 Nisan itibariyle geldi. Artık enerji sönümlenmeye başladı artık çevre illerden ziyade İstanbul’un daha batı yakasındaki ilçeleri, Küçükçekmece, Büyükçekmece, Silivri gibi ilçeleri bundan sonra 4, 4.5 arasındaki küçük artçıları belki hissedecektir. Anadolu Yakası muhtemelen bu kadar da hissetmeyecektir ve artık yavaş yavaş da enerji, son AFAD’ın ve Kandilli Rasathanesi’nin ölçümlerine baktığımızda da zaten artık enerjinin yavaş yavaş sönümlendiğini ve artçıların da daha düşük mayatüllere kaydığını görmekteyiz.”

 

Gündem - 12:13 A A
BENZER HABERLER
Hazır Site by Uzman Tescil webmaster