18° Parçalı bulutlu

ÖZGÜR ÇELİK: VATANDAŞ DEMOKRASİ TOKADIYLA CEVABINI VERECEK

Genel - 25 Eylül 2024 15:17 A A

CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ‘para sayma’ görüntülerine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında ilk dava görüldü. Sanık avukatlarının dinlendiği mahkemede davanın ertelenmesine karar verildi.

CHP İstanbul İl Başkanlığı‘nda kaydedildiği iddia edilen ”para sayma” görüntülerine ilişkin açılan davanın ilk duruşması bugün Çağlayan Adliyesi’nde görüldü.

CHP'nin 'para sayma' davasında ilk duruşma görüldü

Duruşmanın başlamasının ardından sanık avukatlarının savunmalarının alınmasına geçildi.

Avukat Baran Kaya, davada isnat edilen suçlamaların soruşturma aşamasında oluşturulduğunu belirterek soruşturmanın ve iddianamenin hukuka aykırı olduğunu söyledi.

Avukat Ahmet Özdemir, “İddianemede bağışta bulunanlar konusunda herhangi bir şey yazmıyor. Ya eksik yazılmış ya da savcı yanlış okumuş. ‘Bağış yapılamaz’ denmiyor, ‘bağış kabul edilemez’ deniyor. Makbuz verilip verilmemesi partinin problemidir. O günkü parayla eğer 55 bin TL ve üzeri bağışta bulunulursa o zaman kişinin sorumluluğu başlar. CHP, kendi sitesinde il başkanlığı alınacak ilanı açıyor ve bağış toplanacağını belirtiyor. Sanıklar parti adına para toplayıp gerekli kişilere teslim ediyorlar. Sanıklar, parayı teslim etmekle yükümlü kişiler. Bu sanık sayısıyla dosya kalabalık gosterilmeye çalışılıyor. 100 yıllık partiye zarar verilmek isteniyor. Dava hem sakat hem siyasi. Bu para ilk önce belediye başkanı İmamoğlu’nun parası gibi gösterilmeye çalışıldı. Sanıkların lehine olabilecek belgeler dosyaya konulmadı. Olay, 22 kişi üzerine yıkıldı. Sanıklardan 6’sı sadece parayi götüren kişiler. Diğerleri süreçteki görevli kişiler” ifadelerini kullandı.

Özdemir, “Bu gayrimenkulleri satanlar hakkında ‘kovuşturmaya yer yok’ kararı verilmiş. İddianamede ise tanık beyanlarına yer verilmiş. Hangi tanık beyanları? Tanıklar kim? MASAK raporunun sonunda suça ilişkin kayıt bulunamadığı belirtiliyor. Dosyaya konulan çoğu belgenin, yargılanan sanıklarla en ufak alakası yok” dedi.

Avukat Mehmet Öksel, “Avukatlar olarak soruşturmanın hukuka aykırı delillerle başlatıldığı yönündeki talebimiz mevcuttur. Bu tip davalarda ikrar beyanı dahil hukuka aykırıdır. Sanıkların, görüntülerin çekildiğinden haberi olduğuna yönelik iddia gerçeği yansıtmamaktadır ve tek bir tanığın ifadesine dayanmaktadır” ifadelerine yer verdi.

Savunmaları alan mahkeme, davanın 29 Kasım’a ertelenmesine karar verdi.

ÖZGÜR ÇELİK: VATANDAŞ DEMOKRASİ TOKADIYLA CEVABINI VERECEK

Duruşmadan sonra basın mensuplarına bir açıklama yapan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, dava sürecine ilişkin şunları söyledi:

“2019 yılında İstanbul İl Başkanlığı bir kampanya başlattı. Bağışlarda bulundular. Ne zaman çıktı görüntüler? 10 Mart 2024 tarihinde, yani 31 Mart 2024 seçimlerine tam 20 gün kala. Amaç neydi burada? Acaba 2019’dan bu yana İstanbul’u yöneten Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na buradan bir zarar verebilir miyiz? Seçim sonuçlarını bu görüntülerle etkileyebilir miyiz? 31 Mart seçimlerinden önce uğradığımız tek karalama kampanyası tek iftira bu da değildir. Sahte broşürlerle gerçeği yansıtmayan haberlerle daha ne yazık ki her seçim öncesinde karalama kampanyaları bu tür görüntüler bir biçimde ortaya servis ediliyor.”

Çelik, görüntülerin hukuka uygun olmayan bir şekilde elde edildiğinin altını bir kez daha çizerek sözlerine şu şekilde devam etti:

“O gün de söylemiştik 10 Mart 2024’te bu görüntüler ortaya çıktığında şunu ifade etmiştik. İl binasının satın alınma bedelinin kaporasının ödendiği görüntülerdir. Ve paranın teslim alma tutarlarını kamuoyuyla ve sizlerle paylaşmıştık. Şimdi bugün bulunduğumuz noktada mesele şudur: 31 Mart  2024 seçimlerinde millet ve İstanbullular tıpkı 2019 seçimlerinde olduğu gibi yine bu tür eylemlere girişenlere çok net bir biçimde dersini vermiştir. 2019’da 12 bin oy olan oy farkı İstanbul’da bir milyonun üzerine çıkmıştır. Ve sonrasında bugün bu dava burada gerçekleşti ve süreç devam ediyor. Genel Başkan Yardımcımız Sayın Gül Çiftçi çok net bir biçimde davanın teknik boyutlarını sizlerle paylaştı. Yani siyasi partilerin denetimi, Anayasa Mahkemesi’ne bağlı. Burada partili arkadaşlarımız neyle suçlanıyor? Kanuna aykırı bağışla suçlanıyor. Kanuna aykırı bağışla ilgili yetki Anayasa Mahkemesi’nde ama bugün bir yerel mahkemede arkadaşlarımız yargılanıyor. Bunun ötesinde bir mesele daha var. Yine Sayın Genel Başkan Yardımcımız ifade etti. Söz konusu şu görüntüler yasa dışı biçim elde edilmiş deliller. Burada böyle bir mesele de söz konusu.”

Çelik sözlerinin devamında şunları ifade etti:

“Burada şunu görüyoruz tabii ki, 31 Mart’tan önce nedir bu davanın amacı diye soracak olursanız? 31 Mart’ta süreç seçim sonuçlarını değiştirmeye yönelik bir meseleydi. Bugünkü amaç nedir” diye soran Çelik “Bugünkü amaç da yüz bir yıllık Cumhuriyet Halk Partisi’nin kamuoyunda bir biçimde algısını zayıflatmak, ülkede çok yakıcı gündeminin olduğu bir günlerde yani özellikle ekonomi başta olmak üzere Türkiye’nin çok ciddi sorunlarının olduğu bir dönemde her gün başka bir mesele üzerinden Cumhuriyet Halk Partisi’yle tartışmak Cumhuriyet Halk Partisi’nin kamuoyunda zayıflatmak amacıyla kurulmuş bir dava, tamamen siyasileşmiş bir dava” diye konuştu.

“Bu süreçlerin takipçisiyiz. Bu süreçlerle mücadele etmeye hep birlikte devam edeceğiz” diyen Çelik “Ancak şunun bilinmesini isteriz ki vatan ve milletin de bu işlere fırsat vermediğini, hem 2019’da gördük, hem de 2024’te gördük. Günü geldiğinde vatandaş yeniden bir demokrasi tokadıyla bu meselelerin hepsine cevap verecektir” ifadelerini kullandı.

 

Genel - 15:17 A A
BENZER HABERLER
Hazır Site by Uzman Tescil webmaster