On binler Kadıköy’de Cumhuriyet için yürüdü!
Türkiye Cumhuriyeti’nin 102’inci kuruluş yılı İstanbul’da Bağdat Caddesi’ndeki fener alayı ile kutlanıyor. On binlerin katıldığı yürüyüşün ardından tutuklu cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun mesajı okundu. İmamoğlu’nun mesajı sonrası CHP lideri Özel dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 102’inci kuruluş yılı İstanbul’da Bağdat Caddesi’ndeki fener alayı ile kutlanıyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu ve yüz binler ellerinde Türk bayrakları ile fener alayına katıldı.
Cumhuriyetimizin 102. yaşını, Kadıköy’de düzenlenen yürüyüş ile kutladı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İBB Başkanvekili Nuri Aslan ve Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı ve CHP’nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı, seçilmiş İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dr. Dilek Kaya İmamoğlu’nun katılımlarıyla Suadiye’den başlayıp Göztepe’de sonlanan coşkulu yürüyüş boyunca renkli görüntüler oluştu.
On binlerce vatandaşın toplandığı yürüyüşün bitiş noktasında önce saygı duruşunda bulunuldu, sonra İstiklal Marşı söylendi, ardından da hep bir ağızdan “Cumhuriyet Andı” okundu.
““Bugün Cumhuriyet’e, onun değerlerine en çok sahip çıkmamız gereken bir dönemdeyiz. Siz de bunun tamamen farkındasınız. Cumhuriyet hepimiz için bir çatıdır. Cumhuriyet, haksızlık tam tepemizde iken o bizi kavurmasın diye, adaletsizlik rüzgârları fırtınaya dönmüşken bizi savuramasın diye üzerimize kurulu bir çatıdır. Bu çatıyı oraya 15 Mayıs 1919 günü İzmir de işgal edilince son kararını veren, son hazırlıkları yapan, 16 Mayıs gününde Şişli’deki evinden çıkıp Bandırma vapuruna giden ve 19 Mayıs’ta Samsun’a çıkarak bağımsızlık mücadelesinin meşalesini eline alan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları çakmıştır. Cumhuriyet çatısı dört kolondan oluşur, dört taşıyıcı kolon Cumhuriyetimizi taşımaktadır. Bunlardan biri demokrasi, biri adalet, biri sosyal devlet, biri de laikliktir. Bugün ülkeyi yönetenler sizin seçtiklerinize kayyımlar atayarak, seçtiğiniz belediye başkanlarını zindanları atarak, milletin seçme ve seçilme hakkını elinden alarak demokrasi kolonunu kesmektedirler. Adalet kolonu da ülkeyi yönetirken acz içine düşen, artık siyaset üretemeyen, partisinin kadın kollarına, gençlik kollarına, ana kademesine güvenmeyen, bunun için bir başsavcı, Cumhuriyet başsavcısı eliyle partisinin yargı kollarını kuran birisi tarafından kesilmektedir. Selefi hayallerle demokrasiyi kullanarak geldikleri makamdan, selefi ayarlarla demokrasiyi, sandığı ortadan kaldırarak, koltuğu seçimle milletin dediğine değil, kendi ailesine devretme hayalleri kuran birileri tarafından artık demokrasinin üçüncü kolonu kesilmekte; laik Türkiye Cumhuriyeti’nin dibine dinamit konulmaktadır. Son olarak, sosyal adalet kolonu… Her çocuğun eşit doğmasını, kimsenin hayata kapatamayacağı kadar bir farkla geriden başlamamasını Cumhuriyet dert etmişken; Cumhuriyet, eşitlik, adalet hakkaniyet demekken; Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesi iken; bir derin yoksulluğun pençesinde milyonlar, artık ortadan kalkıp fakirleşen orta direk, barınma sorunu, yaşama sorunuyla ülke bu iktidarın elinde yaşanamaz bir hale gelmiştir. Cumhuriyet’i taşıyan kolonlar adeta inceltilmiş, yıpratılmış, hedef alınmıştır. Bunlar yetmezmiş gibi meşruiyeti sizde, sandıkta değil; Amerika’da, Trump’ta arayanlar, Amerikan büyükelçisinin ifadeleriyle bu ülkeye mezhebe dayalı yönetim anlayışlarını ya da ‘Türk, Kürt, Arap’ diyerek etnisiteye dayalı 100 – 120 yıl öncesinin yönetim anlayışlarını Türkiye’ye telkin edecek kadar hadsizleşmişlerdir. İşte tüm bunlara cevabımız; bu geceki milyonlardır, 81 ildeki Cumhuriyet coşkusudur, bu milletin gönlündeki Cumhuriyet ve Atatürk sevgisidir.”
“BİZ KAZANACAĞIZ, TÜRKİYE KAZANACAK”
“Şundan emin olunuz ki asla ve asla teslim olmayacağız. Bu zulme yenilmeyeceğiz. Bu baskıya sonuna kadar direnecek, eninde sonunda biz kazanacağız. Çünkü biz 100 yıl önce işgale teslim olmayanların, 100 yıl önce emperyalizme yenilmeyenlerin, 100 yıl önce bağımsızlıktan vazgeçmeyenlerin Türkiye’siyiz. Biz hep birlikte Türkiye’yiz ve bu ülkeyi kimselere bırakmayız. Türk ile Kürt’ün, Laz ile Çerkes’in, tüm etnisitelerin, tüm mezheplerin kardeşçe yaşayacağı, birlikte başaracağı yarınlar için inançlıyız, kararlıyız. Gücümüzü tarihten, haklılığımızdan, insan sevgimizden, birbirimize ve ülkemize duyduğumuz bağlılıktan alıyoruz. Bu güzel gecede burada tarihe geçen milyonlara; bütün Türkiye’ye, dosta güven ve olmayana da kaygı veren, bütün dünyaya ‘Türkiye neymiş, Cumhuriyetine nasıl bağlıymış?’ gösteren, bu muhteşem fotoğrafı çektiren milyonlara söz veriyorum ki asla ve asla kaybetmeyeceğiz, kaybetmeyeceksiniz. Kötülük kazanamayacak. Biz kazanacağız. Türkiye kazanacak. Tarih, 29 Ekim 2025. Yer, Kadıköy, İstanbul. Soruyorum, duyulsun. Yer, gök inlesin: Birlikte miyiz? Mücadele edecek miyiz? Kazanacak mıyız? Hep birlikte yürüyecek miyiz? Yürümeye hazır mıyız? O zaman haydi bakalım, yürüyelim arkadaşlar. Yürüyelim arkadaşlar.”
-
Akaryakıt devi Türkiye’deki istasyonlarını devrediyor
-
Türkiye Petrolleri üst yönetimine operasyon…
-
Muhittin Böcek ‘etkin pişmanlık’ iddiasını yalanladı!
-
İBB”yolsuzluk’ soruşturması iddianamesi Kasım ayında kamuoyu ile paylaşılması bekleniyor
-
On binler Kadıköy’de Cumhuriyet için yürüdü!
-
‘İstanbul Senin’ soruşturmasında 4 gözaltı daha…
