Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 10. toplantısında akademisyenler dinlendi

“Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu”, TBMM Başkanı Kurtulmuş başkanlığında 10.kez toplandı. Komisyonun açılışında konuşan TBMM Başkanı Kurtulmuş, “Bölgesel ve küresel şartların Türkiye üzerine her geçen gün ağır yükler getirdiği bu ortamda bir an evvel kalıcı, nihai barışı temin etmek, huzuru, kardeşliği tesis etmek zorundayız” ifadelerini kullandı. Komisyonda akademisyenler dinlendi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu çatışma çözümü alanında çalışma yapan akademisyenleri dinlendiği 10’uncu toplantısını gerçekleştirdi.
“SİYASİ HESAPLARIN ÖTESİNDE BİR BAKIŞ AÇISI GELİŞTİRİLMELİ”
Komisyonda söz alan Prof Dr. Sevtap Yokuş Haznedaroğlu, Komisyonun işinin çok zor olduğunu ama başarılırsa komisyon üyelerinin tarihe geçeceğini söyleyerek sözlerine başladı. Sürecin toplumsallaşmasının önemini dünya örnekleriyle anlattı. Barış için “Siyasi hesapların ve aktüel siyasetin ötesinde bir bakış açısını geliştirilmesi” gerektiğini ifade etti.
Sürecin tasarımının ve özgün yöntemler geliştirilmesinin önemine vurgu yapan Haznedaroğlu, ”Güçlü, kararlı bir siyasi irade, bu çok çok önemli. Zihni dönüşüm çok önemli, zihniyeti dönüştürmek. Ve en önemlisi siyasi hesapların ve aktüel siyasetin ötesinde bir bakış açısını geliştirmek” dedi.
Kırmızı çizgilerin öne çıkarılmaması gerektiğine de dikkat çeken Haznedaroğlu, “Çözüm olanaklarını iyi belirlemek ve bunu doğru anlatmak gerekir. Herkesin kazandığı bir şey olacağını doğru anlatmak gerekir. Çözümü önleyecek kör düğümler oluşabilir ama bunlar çeşitli kanallarla aşılabilir. Örneğin çok büyük kör düğümlerde gizli görüşmeler iyi bir yol olabilir” diye konuştu.
“BİZ BURADA KONUŞUYORUZ; BİZİM GÜVENCEMİZ VAR MI BİLMİYORUM”
Süreç içerisinde belli ayaklar oluşturmanın, sadece komisyonla ilerlememenin, alt komisyonlar oluşturarak daha derin çalışmalar yapmanın kolaylaştırıcı olacağına dikkat çeken Haznedaroğlu, “Öncelikle kısa, orta ve uzun vadeli yapılması gerekenler hatırlanmalıdır. Konuyla ilgili çalışmaların güvenceye kavuşturulması lazım. Biz burada konuşuyoruz, bizim güvencemiz var mı bilmiyorum. Tam bununla ilgili de çalışılmalıdır. Kendi güvenliğimizle ilgili de çalışmalıdır. Bunun sigortalarının oluşturulması lazım” diye konuştu.
Haznedaroğlu, güven artırıcı adımlara ilişkin bazı önerilerini şöyle sıraladı:
– Siyasi tutuklu ve mahkumların salınabilmesi olanağını yaratacak yasal tedbirler infaz kanunuyla başlanabilir
– Orta ve uzun vadede yerel yönetimler özerklik şartının gerçek anlamında uygulaması sağlanabilir
– Her tür ayrımcılığın önlenmesine dair protokol onaylanabilir; yasalarımızdaki ayrımcılığa yol açabilecek, ötekileştirebilecek yasaların ayıklanmasının bir yolu olarak düşünülebilir
“GÜVEN YOLDA OLUŞTURULUR”
Ayşe Betül Çelik, negatif barıştan pozitif barışa geçilmezse barışın kalıcı kılınmayacağını dünya örnekleriyle anlattı.
Ölümlerin durdurulmasının barış süreçlerinin ilk adımı olduğunu ve güvenlik konusunun bu tür süreçlerde önceliklendirildiğini anlatan Çelik, bununla sınırlı kalınmaması gerektiğini kaydetti. Çelik, geri dönüşlerin sağlanması, sosyal dokunun iyileştirilmesi, farklı gruplar arasındaki ilişkilerin düzeltilmesi gerekliliklerine dikkat çekti.
Topluma ve dirençli kesimlere barışın olası kazanımlarının anlatılmasının önemine dikkat çeken Çelik, geçmiş süreçteki Akil İnsanlar Heyeti’nin çalışmalarına benzer bir çalışma yapılabileceğini söyledi. Çelik, eline silah alan kişilerin güvenlik ve emniyetinin ve bu kişilerin toplum içinde bir yer bulmasının sağlanmasının gerekliliğine dikkat çekti.
Taraflardan biri güven artırıcı bir adım attığında karşı tarafında bu adıma karşılık vermesi gerektiğini kaydeden Çelik, ”Güven yolda oluşturulur” dedi.
“KOMİSYONUN ÖNCELİKLİ GÖREVİ SİLAH BIRAKMA SÜRECİNİN DENETİMİ VE KONTROLÜ”
Toplantının açılışında konuşan Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, İmralı’dan gelen ‘silah bırakma çağrısı’ üzerine bu toplantıların gerçekleştiğini kaydetti. Kurtulmuş, “Komisyonun öncelikli vazifesi bu sürecin millet adına denetiminin ve kontrolünün yapılması ve süreçin gerektirdiği yasal düzenlemelerin toplumsal mutabakatı da sağlayarak gerçekleştirilecek adımları atılmasıdır” dedi.
“DÜNYA LİTERATÜRÜNE TÜRKİYE MODELİ ARMAĞAN EDECEĞİZ”
Komisyonun bugün dinleyeceği akademisyenlerin Latin Amerika’dan Asya’ya, Afrika’dan Avrupa’ya kadar farklı bölgelerdeki çatışma çözümleriyle ilgili konularda çalıştıklarını ifade eden Kurtulmuş, “Şu anda gerçekleştirmeye çalıştığımız husus bir Türkiye modelini ortaya koymaktır. Biz bu süreçte yapılan barış müzakerelerinin, çatışma çözümleriyle ilgili atılan adımların detaylı bir şekilde analizini gerçekleştireceğiz. Ama şunun da farkındayız ki yaptığımız şey Türkiye’ye has bir modelin ortaya konulmasıdır. İnşallah en kısa süre içerisinde dünya literatürüne ve dünyadaki demokrasi tarihine armağan edeceğimiz başarılı bir Türkiye örneği olacaktır” diye konuştu.
En önemli hususlardan birinin örgütün bir an evvel silahlarını tamamıyla terk etmesi ve İmralı’dan yapılan çağrıya uygun adımlar atılması olduğunu kaydeden Kurtulmuş, “Bunun sağlanmasıyla birlikte yaptığımız işlerin çok daha güçlü bir şekilde ilerleyeceğini biliyorum” dedi.
-
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 10. toplantısında akademisyenler dinlendi
-
CHP Olağanüstü Kurultayı iptal edilsin talebi reddedildi
-
Özgürlük Yürüyüşü 40 gün sonra Silivri’de tamamlandı…
-
Köyceğiz Belediye Başkanı Ali Erdoğan’dan ilk açıklama
-
Köyceğiz Belediyesi’ne operasyon…
-
Fidye için kaçırılan iş insanı kurtarıldı