KRİZ EMEKÇİLERE FATURA EDİLİYOR
Sermaye imtiyazlarına dokunmayan tasarruf paketinde, kamu çalışanlarına yönelik maddeler endişe yarattı. BES, paketi ‘ekonomik krizin bedelini emekçilere ve yoksul halka fatura eden bir saldırı’ olarak nitelendirdi.
Kamu harcamalarının azaltılmasını öngören tasarruf paketinin yankıları devam ediyor. Hedeflenen tasarrufun büyüklüğü ve tedbirlerin 2 trilyon 652 milyon lira olması beklenilen bütçe açığına etkisine ilişkin bir analiz içermeyen pakette, kamu çalışanlarına olumsuz etkisi olacak maddeler yer aldı. Sermayeye sağlanan vergi kıyakları ve teşviklerle kamu özel ortaklıklarına aktarılan garanti ödemelerinden vazgeçilmezken kamu istihdamına yönelik maddeler endişe yarattı. Pakete göre, kamuda esnek ve uzaktan çalışma modelleri geliştirilecek, yeni lojman kiralanması durdurulacak, kamuda personel servisi hizmeti kaldırılacak ve sosyal tesisler satılacak.
Ayrıca kamuda yeni personel istihdamı 3 yıl boyunca emekli olanlarla sınırlandırılırken destek personeli sayısı da azaltılacak.
Kamu çalışanlarını ilgilendiren maddeler kamu sendikalarının tepkisini çekti. İktidara yakınlığıyla bilinen Memur Sen, kamu istihdamının emekli olanlarla sınırlı kalmasını doğru bulmadıklarını açıkladı. Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, personel istihdamı ve toplu sözleşme hükümlerinin kısıtlamasının söz konusu olmaması gerektiğini belirtti. Yalçın, “Emek ve alın teri, israf değildir. Emek bu anlamda tasarrufa konu edilemez” ifadelerini kullandı.
KRİZ EMEKÇİLERE FATURA EDİLİYOR
KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikası (BES) yöneticileri düzenledikleri basın toplantısı ile “Kamunun Tasfiyesine Hayır!” dedi. BES, kamuda tasarruf adı altında kazanımları yok eden pakete karşı, başta mülakatın kaldırılması olmak üzere yol, ücretsiz yemek ve diğer talepleri için 15 Mayıs’ta işyerleri önlerinde eylem gerçekleştirecek. Yapılan açıklamada “İktidarları boyunca uyguladıkları ekonomi politikalarıyla kamu kaynaklarını yağma eden ve yandaşlarına servet olarak aktaranlar, ekonomi krizi başta kamu emekçileri, emeklileri ve toplumun dar gelirlilerine fatura etmek üzere kamuda tasarruf adı altında 2028 yılında yapılacak genel seçimlere ayarlı bir ekonomik program açıklayarak, dillerinin altındaki baklayı çıkardılar” ifadelerine yer verildi.
Tasarruf paketini “ekonomik krizin bedelini emekçilere ve yoksul halka fatura eden bir saldırı paketi” olarak nitelendirilen BES açıklamasında “Kendi lükslerinden konforlarından bir dirhem vazgeçmeyenler; biz emekçilerden, emeklilerden ve yoksullardan soframızdaki tabakları küçültmemizi, aşımızdan ekmeğimizden vazgeçmememizi bekliyorlar. Bir kez daha ifade ediyoruz, sizin iktidarınız boyunca biz emekçilerin sofrasındaki ekmek sürekli küçüldü” denildi.
EN AZ 100 BİN ÖĞRETMEN ATANMALIDIR
Eğitim Sen ise kamuda öğretmen açığına dikkati çeken bir açıklama yaptı. Resmi verilere göre öğretmen açığının 68 bin olduğu ve acil olarak en az 100 bin öğretmenin istihdam edilmesi gerektiği savunularak “Bu karar, eğitim öğretimin sağlıklı işlemesi açısından son derece yanlış bir uygulama olacaktır” denildi.
Üç yıl boyunca sadece emekli olan öğretmen sayısı kadar öğretmen ataması yapılmasının kabul edilemez olduğu belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Böyle bir adımın atılması demek, ataması yapılmayan öğretmen sayısının bir milyonun üzerine çıkması anlamına gelecektir. Ataması yapılmayan öğretmen arkadaşlarımız devlet okullarında güvencesiz, asgari ücretin dahi altında ücretlerle ya da özel okullarda esnek, düşük ücretlerde çalıştırılmakta, fabrikalarda, inşaatlarda iş cinayetlerinde yaşamını yitirmekte, geleceğe dair umutlarını kaybettikleri için yaşamlarına son vermektedirler. Tasarruf paketiyle getirilen istihdam sınırlamasının benzer sonuçlara neden olması kaçınılmaz olacaktır.”
SORUNLAR KATMERLEŞECEK
KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz: Söz konusu Saray ve saraycıkları olduğunda, söz konusu yandaşlar olduğunda her türlü kaynak bulunup ve aktarılıyor. Buralarda herhangi bir tasarruf tedbiri uygulanmıyor, ‘itibarda tasarruf olunmaz’ deniliyor. Ama lojman kiraları arttırılacak, kamu lojmanların kiraları güncellenecek. Esnek ve uzaktan çalışma yaygınlaştırılacak, personel servisleri kaldırılacak deniliyor. Kıt kanaat geçinen barınamayan insanlara bir de servis sorunu eklenecek. Sorun katmerleşecek. Esnek ve uzaktan çalışma beraberinde güvencesizlik getirecek. Yarı zamanlı çalışmayı getirecek. İş güvencesi zaten siyasal iktidarın iki dudağı arasında. Üç yıl boyunca sadece emekli olan öğretmen sayısı kadar atama gerçekleştirilecek. Hali hazırda Milli Eğitim Bakanı’nın kendi ifadesiyle 68 bin öğretmene ihtiyacı var. Ataması yapılmayan 700 binin üzerinde öğretmen var. Sınıf mevcutları artacak. 35-40 olanlar 50’ye 60’a çıkacak. Angarya yük artacak. Bozuk düzende sağlam çark aranmaz. Şatafata kaynak bulunabiliyorken, emekçilere kemer sıkma politikalarının uygulanması. Kamu lojmanlarının özelleştirilmesi aslında yandaşlara yeni bir kaynak aktarılması anlamına geliyor. Birleşik bir mücadeleyle bu saldırıların püskürtüleceğini inanıyorum.
Kaynak: Birgun.net