Erdal Atabek :Beyin yıkama…

“Beyin yıkama” bir insanın düşünce ve duygu sistemini kontrol etme yöntemidir.
Tarikatların ve cemaatlerin “eğitim” adını verdikleri sohbetler, toplantılar, ayinler, zikirler yöntem olarak “beyin yıkama”dır.
Bu işlem sonucunda “beyni yıkanan” kişi artık beynine yerleştirilen kalıp yargıların dışındaki her şeye kapalı duruma gelir.
Bu kişilerin mantıkla ikna edilememeleri, en açık gerçekleri bile kabul etmemeleri bu nedenledir.
Demagog politikacıların kitleleri peşinden sürüklemesinin sırrı da burada yatar.
“Pasif propaganda” sürekli aynı şeylerin tekrar tekrar söylenmesiyle oluşturulan “beyin yıkama”dır.
Bu söylemlere dinsel motifler katılarak kutsallık kazandırılırsa “insan robotlar” yaratılmış olur.
Bu duruma gelenlere hiçbir gerçek ulaşamaz.
“Hayat pahalılığı mı?”: Küresel güçlerin oyunu.
“İşsizlik mi?”: Sen çalışıyorsun ya!
“Adam kayırma mı?”: Yok öyle bir şey!
“Adaletsizlik mi?”: Teröristlere teslim mi olalım?
“Sen sıkıntı çekmiyor musun?”: Bu dünyanın imtihanı bu.
Beyin yıkama böylesine etkilidir.
-
Mustafa Bildircin: Eğitimde bilim değil protokol var…
-
İçeriden dışarıya mektuplar, Ramazan Gülten
-
ADD Genel Başkanı Bozkurt,‘HANGİ KRİTİK EŞİK AŞILDI?’
-
Abdurrahman Tutdere, “Bu kelepçe depremde büyük yıkım yaşayan Adıyaman halkına vurulmuştur”
-
Konya’da sokak ortasında silahlı saldırı!
-
Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı: Hırsıza hırsızlığını unutturursanız o zaman sizden hesap sormaya başlarlar