Sağlıkta ‘din temelli’ rehberlik eğitimi!

Gündem - 27 Kasım 2025 10:47

Diyanet, Sağlık Bakanlığı ile imzaladığı protokol çerçevesinde hastanelerde görev yapacak 150 personeline manevi danışmanlık eğitimi veriyor. Sağlıkta bilimsel destek yerine manevi rehberliğe ağırlık verilmesi tepkileri büyüttü.

Kamu hastanelerinde randevu krizleri, yoğun bakım tıkanıklıkları ve personel eksikliği sürerken, Sağlık Bakanlığı manevi rehberlik programına yoğunlaştı. Bakanlık ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında yapılan protokol çerçevesinde ‘‘manevi danışmanlık ve rehberlik hizmetlerini geliştirmek amacıyla’’ Ankara’da yeni bir eğitim programı düzenlendi. Sağlık emekçileri, ‘‘Bakanlık sağlıktaki asıl sorunlara odaklanmak yerine manevi danışmanlık ve rehberlik dedikleri ve tartışmalara yol açan eğitimlere yöneliyor. Asıl çözülmesi gereken sorunları görmezden geliyor” dedi.

BİLİMİN YERİNİ ALAMAZ

Hastanelerde yeteri kadar psikososyal destek verilmezken, asıl sorunlar görülmezken manevi destek adı altında yapılan çalışmaların hız kazanması sağlıkçılar tarafından tepkiyle karşılandı. 2015’te 15 olan hastanelerdeki manevi destek görevlisi sayısı bu yıl 250’ye çıktı. Son olarak 150 Dianet personeline daha eğitim vermek için harekete geçilmesi tepkiyi daha da büyüttü. Diyanet Akademisi Ankara Rıfat Börekçi İhtisas Merkezi’nde önceki gün başlayan ve 28 Kasım’da sona erecek eğitim kapsamında, hasta ve hasta yakınlarıyla iletişim, kriz anlarında manevi destek, dini danışmanlık yöntemleri ve sağlık kurumlarında etik sınırları gibi başlıkların yer aldığı belirtildi.

Genel Sağlık İş Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Uğur, “Sağlıkta bilimin yerini manevi seminerler alamaz. Sağlık hizmetleri, aklın ve bilimin ışığında yürütülmesi gereken yaşamsal hizmetlerdir. Sağlık Bakanlığı’nın asli görevi, insanları hastalıklardan korumak; toplum sağlığını güçlendirmek, koruyucu sağlık hizmetlerini geliştirmek ve yaygınlaştırmaktır. Ancak bugün ülkemizde bu konuda hiçbir ciddi adım atılmamakta, tam aksine bilimin yerine inanç temelli uygulamalar yerleştirilmeye çalışılmaktadır” dedi. Uğur, şu değerlendirmeyi yaptı: ‘‘Bu seminerler, Anayasamızın laiklik ilkesine açıkça aykırı, sağlık emekçisini dini bakış açılarının etkisi altına sokan ve sağlık çalışanlarının gerçek görevlerinin önüne geçen bir uygulamadır. Sağlık kurumları; kimsenin inancını, düşüncesini, yaşam tarzını yönlendirme yeri değildir. Sağlığın merkezine bilim dışında herhangi bir unsuru yerleştirmek hem toplumsal barışı hem de hizmetin niteliğini zedeler. Sağlık hizmeti veren kurumlarda artırılması gereken eğitimler; dini içerikli seminerler değil, sağlık emekçilerinin bilimsel donanımını geliştiren gerçek hizmet içi eğitimlerdir. Koruyucu sağlık hizmetleri ise yıllardır ihmal edilmekte, sürekli geri plana atılmaktadır. Bugün vatandaş randevu bulamamakta, ameliyatlar aylarca ertelenmekte, birçok temel ilaç piyasada bulunamamakta, sağlık emekçileri ise ağır çalışma koşulları altında tükenmektedir. Sağlık Bakanlığı, bu tabloyu düzeltmek yerine “manevi rehberlik” adı altında sorunu görünmez kılmaya çalışmaktadır. Boşa kaynak harcanan bu tür toplantılar yerine; koruyucu sağlık hizmetlerine bütçe ayırın, bilimsel hizmet içi eğitimleri güçlendirin, halkın sağlık hakkını koruyun, sağlık emekçisinin mesleki gelişimini destekleyin.’’

SORUNLARI ÇÖZMEZ

Sağlık emekçisi Kubilay Yalçınkaya ise manevi danışmanlık eğitimlerine ilişkin özetle ‘‘Bakanlık, Diyanet ile görüştüğü kadar sağlık emekçileriyle görüşse ve projeler üretse bir nebze olsun sorunları çözebilecek. Çocukların beslenme sorunları, yaş almışların açlık sınırı altı gelirleri için Maliye Bakanlığı ile maddi destek projesini geliştirmesi elzem. Manevi destek ilaç ilave ücretlerini, GSS primlerini, kanser hastalarının maddi sorunlarını çözmüyor’’ değerlendirmesini yaptı.

SAĞLIKTA AFET YARATTILAR

İktidarın uygulamaya koyduğu Sağlıkta Dönüşüm Projesi, 20 yıldan fazladır uygulanıyor. Projenin sağlık hizmetlerini tahrip ettiğine dair eleştiriler hem sağlıkçılar hem de yurttaşlar tarafından dile getirilmeye devam ediliyor. MA’ya konuşan Eskişehir-Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr. Nazan Aksaray, projenin “sağlıkta afet yarattığını” söyledi. Projeyle hastaların müşteri sağılığın da bir meta haline geldiğini ifade eden Aksaray, “Hükümetin yürüttüğü sağlık politikasının merkezinde insan ve bilim yok, rant var” dedi.

Kaynak:Birgun.net

BENZER HABERLER