Laiklik Meclisi; Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından “sözde manevi ve milli değerlere” uygun olarak hazırlanan, gerici “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adlı öğretim izlencesine (müfredat) yönelik “yürütmenin durdurulması” ve “iptal” istemiyle Danıştay nezdine açtığı davada kritik bir gelişme yaşandı. Danıştay 8’inci Dairesi; 22 Ocak’ta verdiği kararda “yürütmenin durdurulması” istemini üyelerin 4’e 1 oyçokluğuyla reddetti. Dava iptal istemiyle esastan devam edecek.
Karşı oy kullanan daire üyesi gerekçesinde öğretim izlencesinin hedefinin hukuka ve Türk milli eğitiminin temel ilkelerinden olan bilimsellik ile laiklik ilkelerine aykırı olduğunu vurguladı.
Çoğunluğun ret kararına karşı oy kullanan daire üyesi ise adeta ders niteliğinde “laiklik” gerekçesi sundu. Söz konusu daire üyesi gerekçesinde; öğretim izlencesinin ortak metninde belirtilen “eylemlerden değerlere, değerlerden erdemli insana, erdemli insandan ise nihai hedef olan huzurlu aile ve toplum ile yaşanabilir çevre ve huzurlu insana ulaşmak” hedefinin; “Milli Eğitim Temel Kanunu”nda yer almayan bir hedefin oluşturulduğunu ve böyle bir hedefin ancak yasayla düzenlenmesinin olanaklı olduğundan hukuka aykırı olduğunu belirtti.
YÜZEYSEL DEĞERLENDİRME
Karşı oy kullanan üye; bakanlığın Danıştay’a sunduğu belgelerde; halihazırda uygulamada olan öğretim izlencesinin yetersiz yönlerinin, değiştirilen öğretim izlencelerinin içeriğinde yapılan yüzde 35’lik sadeleşmenin gerekçelerinin neler olduğu, öğretim izlencesinin değişikliği hazırlık çalışmalarına katılan akademisyen ve öğretmenlerin kimler olduğu konularının eğitim bilimi yönünden gerekliliğinin ortaya konulmadığını, değişikliğe yönelik yapılan değerlendirmelerin yüzeysel olduğunu da kaydetti.
Üye, değişiklik gerekçesi olarak sunulan; “anlamlı öğrenmeye hizmet etmeyen”, “yaşam becerilerinin gelişimine katkı sağlamaktan uzak içerik” gibi tespit ve nitelemelerin bilimsel raporlarla ortaya konulmadığını da belirtti. Üye; bu nedenlerle yeni öğretim izlencesi işlemlerin hukuki nedenlere ve bilimsel gerekçelere dayanması yönündeki hukukun genel ilkelerine aykırı olduğu, anayasaya ve diğer üst hukuk normlarına uyarlık taşımadığı, Türk milli eğitiminin temel ilkelerinden olan “bilimsellik” ve “laiklik” ilkelerine, milli eğitimin genel ve özel amaçlarına aykırı olduğu nedeniyle, çoğunluğun karşıtı oy kullandığını kaydetti.
Cumhuriyet gazetesine konuşan Laiklik Meclisi’nin avukatı Doğan Erkan, “Karşı oy, dava sebeplerimizi özetliyor. Bakanlık; maarif modeliyle hangi kamusal ihtiyaca yöneldiğini ne modeli düzenlerken ne davaya cevabında açıklayamıyor. Geriye dinsel muhtevada eğitim şekillendirme amacı kalıyor. Müfredatın ‘ortak metin’ denilen kısmı tümüyle ideolojik ve dinsel.
Eğitimin temel amacının ‘inanç’ ve ‘hikmet’ üzerine kurulu insan yetiştirmek olduğunu söyleyen bir eğitim müfredatı bilimsel de olamaz, laik de olamaz. Anayasaya aykırıdır. Ancak diğer danıştay üyeleri bunu idarenin takdiri olarak görerek, aslında bağımsız bir yargının da kalmadığını ortaya koymuş olmakta. Dairedeki bağımsız tek yargıç, karşı oyu yazan hakimdir” dedi.