CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, sendikalı olduktan sonra işten çıkarıldıktan sonra Trendyol Genel Merkezi önünde başlattıkları eylemi sürdüren depo işçilerine destek ziyaretinde bulundu. Bütün yetki, görev ve sorumluluğun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda olduğunu söyleyen Kılınç, “Bu ayıp, emeği ile geçinen insanların ahlaksızlık maddesinden işten çıkarılması kabul edilebilir değil. Dolayısıyla Çalışma Bakanlığı’nın bu duruma müdahale etmesi lazım. Onun için Çalışma Bakanlığı’nı bir kez daha göreve davet ediyorum” dedi.
Trendyol’un İstanbul Esenyurt’taki deposunda çalışan işçiler, kötü çalışma koşullarına karşı Posta Telefon ve Telekomünikasyon İşçileri Sendikası’nda (PTT-SEN) örgütlendi. Ancak işveren 26 Ağustos 2023 tarihinde 54 işçiyi işten çıkardı. Bunun üzerine eylem başlatan işçiler daha sonra eylemlerini Maslak’taki Trendyol Genel Merkezi’nin önüne taşıdılar. İşçilere, örgütlü oldukları PTT-SEN’in yanı sıra Depo, Liman Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası (DGD-SEN) ve Nakliyat -İş de destek veriyor.
Direnişteki Trendyol işçilerini ziyaret eden CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, PTT-SEN Genel Başkanı Süleyman Şen, DGD-SEN Başkanı Neslihan Acar ve Nakliyat İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu işçilerden işten çıkarılma süreci hakkında bilgi aldı.
“BAŞKA FİRMALARDA İŞE GİREMİYORUZ,İŞSİZLİK MAAŞI DA ALAMIYORUZ”
İşten çıkarılan işçilerden iş yeri sendika temsilcisi Emre Özdek, hukuksuz şekilde İş Kanunu’nun yüz kızartıcı suçları düzenleyen 25’inci maddesinin 2’nci fıkrası gerekçe gösterilerek işten çıkarıldığını söyledi. Özdek, “Suç kızartıcı suç gerekçesiyle işten çıkarıldığımız için başka firmalarda işe giremiyoruz, işsizlik maaşı da alamıyoruz” dedi.
“MOBBİNG YAPILARAK İSTİFAYA ZORLANIYORUZ”
Eylemdeki işçilerden İbrahim Halil Kızmaz da “Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştırılıyoruz. Bu nedenle bir süre sonra işten atılıyoruz ve kıdem tazminatımız birikmiyor. Mobbing yapılarak istifaya zorlanıyoruz” diye konuştu.
İşçilerden Aydın Taşkın ise sendikaya üye olduğu için işten çıkarıldığını belirterek “Beş buçuk ay çalıştırıp sonra beni kovdular. Hiç devamsızlık yapmamama rağmen tutanak tutturuyorlardı” diyerek işten çıkarılma sürecini anlattı.
KILINÇ: EMEĞİYLE ÇALIŞAN İŞÇİLERİN YÜZ KIZARTICI SUÇ GEREKÇE GÖSTERİLEREK İŞTEN ÇIKARILMALARI KABUL EDİLEMEZ
Eylemdeki işçilerin sorularını dinlemek, çözüm yollarını bulmak ve işçilerle dayanışmak için ziyarete geldiğini ifade eden CHP Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç ise bütün yetki ve sorumluluğun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda olduğunu söyledi. Kılınç, Çalışma Bakanlığı görevini yapmadığı için işçilerle polisin karşı karşıya geldiğini vurguladı.
CHP’li Kılınç, emeği ile çalışan işçilerin yüz kızartıcı suç gerekçe gösterilerek işten çıkarılmalarının kabul edilemez olduğunu ifade ederek “Çalışma Bakanlığı’nı bu ayıba müdahale etmeye davet ediyorum” dedi.
“BÜTÜN YETKİ, GÖREV VE SORUMLULUK ÇALIŞMA BAKANLIĞI’NDA”
Kılınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bütün yetki, görev ve sorumluluk Çalışma Bakanlığı’nda. Çalışma Bakanlığı’nın iş yerindeki uygulamaları denetleme sorumluluğu var. Bizim de Çalışma Bakanlığı’nı denetleme sorumluluğumuz var. O nedenle Çalışma Bakanlığı’nın bir an önce Trandyol’da yaşanan bu hukuksuz olduğu iddia edilen işten çıkarmaları ve işten çıkarma biçimlerini denetlemesi gerekiyor. Bu ayıbı, emeği ile geçinen insanların ahlaksızlık maddesinden işten çıkarılması kabul edilebilir değil. Dolayısıyla Çalışma Bakanlığı’nın bu duruma müdahale etmesi lazım. Onun için Çalışma Bakanlığı’nı bir kez daha göreve davet ediyorum. Burada işçiyle polisin karşı karşıya getirilmesine neden olan şey de esasen Çalışma Bakanlığı’nın görevini yapmamış olmasıdır. O nedenle biz çalışanlarımızla polisimizin hiçbir zaman karşı karşıya gelmesini istemeyiz. Buna zaten kimse müsaade etmez. İşçi kardeşlerimiz de böyle bir şey istemezler. Polis arkadaşlarımız da zaten böyle bir tutumun içerisinde olmazlar. İşten çıkarmalar sadece işçilerimizin derin yoksullukta, yoklukla baş başa bırakılmasının ötesinde toplumsal barışımız açısından da önemli. Çalışma Bakanı’nı buradan, Trendyol Genel Merkezi’nin önünden, konuyu incelemeye, araştırmaya ve çözüm için çaba sarf etmeye davet ediyorum.”