CHP, ek Motorlu Taşıtlar Vergisi ile depremin zararlarının karşılanması amacıyla bazı mali düzenlemeler de içeren 7456 Sayılı Kanun ile 150, 151 ve 152 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, başvurunun ardından yaptığı açıklamada, “7456 Sayılı Kanun ile Cumhurbaşkanı’na petrol ürünlerinden alınan Özel Tüketim Vergisini (ÖTV) 5 katına kadar artırmaya yönelik yetki verildi. Ben şimdi vatandaşlarımıza, AKP’ye, MHP’ye oy veren vatandaşlarımıza da soruyorum; ödediğiniz mazot, benzin parası az mı geliyor? Bunların üzerine 5 katına daha fazla ÖTV ödemek ister misiniz? Bunu hukuki, adil buluyor musunuz? Biz elbette bunu ne hukuki ne de adil buluyoruz. Bu nedenle iptali için Anayasa Mahkemesi’nin önüne geldik” dedi.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, temmuz ayında TBMM’de kabul edildikten sonra Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girin ek Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin ikinci kez alınmasını da kapsayan 7456 sayılı kanun ile 150, 151 ve 152 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulundu. Günaydın başvurunun ardından yaptığı açıklamada yurttaşların sorunlarının çözümü için yüksek yargının önceliği olması gerektiğini ifade etti.
Türkiye Cumhuriyeti’nin sosyal bir devlet olduğunu hatırlatan Günaydın, “Peki deprem konutlarını ücretsiz mi yapmak lazım yoksa vatandaşa maliyetinin üzerinde fiyatlarla mı deprem konutlarını satmak lazım. Getirilen düzenleme, vatandaşı borçlandırarak konut ve sanayi tesislerinin tekrar verilmesi, yapılmasını öngörüyor. Biz bunun da iptali için buraya geldik, gerekli başvurumuzu yaptık” dedi.
Gökhan Günaydın şunları söyledi:
“YURTTAŞ MTV’Yİ İKİNCİ KEZ ÖDESİN, OLASI İPTAL KARARINBA RAĞMEN BU GERİ ALINMASIN DİYE Mİ BEKLİYORSUNUZ: TBMM Cumhurbaşkanı kararnameleri aracılığıyla Türk halkının yararları, çıkarları ve sıradan yaşamları aleyhine düzenleme yapıldığı sürece CHP de bunların iptali için Anayasa Mahkemesi’ne gelmek zorunda kalıyor. 7456 sayılı kanun 15 Temmuz’da yayınlanarak yürürlüğe girdi. Bu kanunla MTV’nin ikinci kez alınmasına yönelik düzenleme yaptık. Bu kanunu yalnızca 9 gün sonra Anayasa Mahkemesi’ne iptali ve yürütmeyi durdurma istemiyle getirdik. Mutlulukla ifade edelim ki Anayasa Mahkemesi 26 Temmuz’da ilk incelemesini yaptı ve bu kanunun esastan görüşülmesine karar verdi. Üzerinden de bir buçuk ay geçti. Şimdi soralım, ben Anayasa Mahkemesi Genel Sekreter Yardımcısı’na da zaten içiredi sordum. Neyi bekliyorsunuz acaba buna ilişkin bir karar almak için. Yurttaş MTV’ni ikinci kez ödesin, olası bir iptal kararına rağmen bu geriye alınamasın diye mi bekliyorsunuz? Vatandaşın gündemi yüksek yargının da önceliği olmak zorundadır.
BEN VATANDAŞLARIMIZA SORUYORUM, ÖDEDİĞİNİZ MAZOT, BENZİN PARASI AZ MI GELİYOR: Kaldı ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, AKP Genel Başkanı Erdoğan’a muhalefet ederek Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin ikinci kez alınmasına yönelik duyduğu rahatsızlığı dile getirdiğini hep beraber duyduk. O halde biz Anayasa Mahkemesi’nden artık daha fazla gecikmeden bu konuda bir karar üretmesini bekliyoruz. Bunu genel düzenlemelerden ayrı ve öncelikli olarak getirmiştik Anayasa Mahkemesi’ne. Bugün de torba kanunun diğer düzenlemeleri için buraya bir başvuru yaptık. Yaptığımız başvuruların kaynağı nedir? Örneğin 7456 Sayılı Kanun ile Cumhurbaşkanına petrol ürünlerinden alınan özel tüketim vergisini 5 katına kadar artırmaya yönelik yetki verildi. Ben şimdi vatandaşlarımıza, AKP’ye, MHP’ye oy veren vatandaşlarımıza da soruyorum; ödediğiniz mazot parası, benzin parası az mı geliyor? Bunların üzerine 5 katına daha fazla ÖTV ödemek ister misiniz? Bunu hukuki, adil buluyor musunuz? Biz elbette bunu ne hukuki ne de adil bulmuyoruz. Bu nedenle iptali için Anayasa Mahkemesi’nin önüne geldik.
PEKİ DEPREM KONUTLARINI ÜCRETSİZ Mİ YAPMAK LAZIM, YOKSA MAALİYETİ ÜZERİNDEN DEPREM KONUTLARINI SATMAK MI LAZIM: Bir başka önemli düzenleme, Sosyal devlet ilkesi, Anayasa’da yer alıyor. Peki deprem konutlarını ücretsiz mi yapmak lazım yoksa vatandaşa maliyetinin üzerinde fiyatlarla mı deprem konutlarını satmak lazım. Getirilen düzenleme, vatandaşı borçlandırarak konut ve sanayi tesislerinin tekrar verilmesi, yapılmasını öngörüyor. Biz bunun da iptali için buraya geldik, gerekli başvurumuzu yaptık.
MEMLEKETİN YATIRIM BÜTÇESİNDEN ÇOK DAHA FAZLASINI KKM ÜZERİNDEN SERMAYE GRUPLARINA AKTARAN BİR DÜZENLEME VAR: Bir başka düzenleme, Kur Korumalı Mevduat. Kur Korumalı Mevduatın şu ana kadar Türkiye Cumhuriyeti’ne maliyeti 900 milyar TL’yi aşmış durumda. Yalnızca bu senenin yatırım bütçesinin 776 milyar TL olduğunu düşündüğümüzde yani bir memleketin yatırım bütçesinden çok daha fazlasını Kur Korumalı Mevduat üzerinden sermaye sahiplerine aktaran bir garip düzen var. Bu Kur Korumalı Mevduatın bütün yükün artık Merkez Bankası’na devredilmiş durumda. Merkez Bankası para basacak, enflasyonla bu sıradan vatandaşın sırtına yük olarak binecek ve bundan da bir avuç sermayedar çıkar sağlayacak. Herhalde bu düzenlemenin de hukuka ve adalete uygun olduğunu kimse savunamaz.
DAHA ADİL, DAHA EŞİT BİR TÜRKİYE İÇİN ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDECEK: Bunun yanında deprem konutlarını ve iş yerlerini yaparken elbette orman alanlarına, zeytin alanlarına tecavüz etmemek lazım. Buna yönelik düzenlemelerin iptalini buraya getirdik. Son olarak da infaz düzenlemesinden bahsetmek isterim. Burada infaz adı altında gizli bir af yapılmıştır. Kapsamı itibariyle sorunludur. 31 Temmuz 2023 tarihi itibariyle hüküm giyenlere yönelik bir düzenlemedir. Peki 1 Ağustos’ta birisi hüküm giyerse bundan yararlanamayacak olması sizi üzmüyor mu, adalete aykırı gelmiyor mu? Bunun da iptali ve yürütmesinin durulması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk. Biz yeni yasama yılı başlamışken Anayasa Mahkemesi’ni vatandaşın önceliklerine uygun olarak hızlı bir çalışma temposu içerisinde uygun kararlar almaya davet ediyoruz. Daha adil, daha eşit bir Türkiye için çalışmalarımız devam edecek.”