Halk TV ve gazetecilerin ‘bilirkişi davası’ başladı…

Bilirkişi ile yapılan telefon görüşmesinin Halk TV’de yayımlanması üzerine gazeteciler Barış Pehlivan, Suat Toktaş, Kürşad Oğuz, Seda Selek ve Serhan Asker hakkında açılan “bilirkişi davası” bugün görülmeye başlandı.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu‘nun 27 Ocak’taki konuşmasında, hakkında iddialarda bulunduğu ve ismini açıkladığı bilirkişi ile yapılan telefon görüşmesinin, Halk TV canlı yayınında yayınlanması üzerine gazeteciler Barış Pehlivan, Suat Toktaş, Kürşad Oğuz, Seda Selek ve Serhan Asker hakkında açılan “bilirkişi davası” bugün, İstanbul 54. Asliye Cez Mahkemesi’nde görülmeye başlandı.
Duruşmaya Barış Pehlivan, Kürşad Oğuz, Seda Selek ve Serhan Asker ile avukatları katıldı. Tutuklu bulunan Suat Toktaş‘ın da avukatları mahkemede hazır bulundu. İddianamede ‘müşteki’ sıfatı bulunan bilirkişi ise duruşmaya gelmedi.
DİLEKÇE SUNDU
Mahkemeye, dün dilekçe gönderen bilirkişi “Sayın mahkemenizde görülmekte olan dava dosyasında müşteki olduğum için sanıklar hakkında sayın savcılık makamında yazılı ve sözlü olarak vermiş olduğum ifade, beyanlarim geçerli olup, ekleyecek baska bir husus bulunmamaktadır” dedi.
SEDA SELEK: GAZETECİNİN SORU SORMASI DOĞAL
Mahkemede ilk olarak Seda Selek savunma yaptı. Selek, 23 yıldır gazetecilik yaptığını ve çeşitli haber kanallarında çalıştığını söyleyerek, “Hakkımda suçlamaya dayanak gösterilen iddia, aslında bizim programımızın akışı bir gün önce belirleniyor. O gün de öyle oldu ama takdir edersiniz ki canlı yayında bir son dakika bilgisi gelir ve yayın akışı o son dakika bilgisine göre gelişir. O gün Ekrem İmamoğlu’nun bir basın toplantısı olacaktı. Biz de bunu ekranlara getirdik ve basın toplantısı bittikten sonra ben de konuklarımla bu konuyu konuşmaya devam ettik. İlerleyen dakikaşarda benim kulağıma, önemli bir konu olduğunu ve ekrana verileceği söylendi. Gazeteci arkadaşımız Barış Pehlivan’ın haberi olduğunu biliyordum, içeriğinin ne olduğunu ben o an ekranda da söylüyorum. Bu içerikle ilgili değerlendirme yapacak bir done yoktu. Satılmış Büyükcanayakın çok kısa cevaplar vermiş ve geçiştirmişti arkadaşımızı. Bilgim olmadığı, yayın sırasında gelişen bir olay olduğu gibi bir gazetecilik faaliyetidir. Satılmış Büyükcanayakın, bu güne kadar ismi bilinmeyen ama Ekrem İmamoğlu’nun basın toplantısından sonra çokça merak edilmiştir. Bir gazetecinin de merak etmesi, sorular sorması doğaldır” dedi.
Duruşma başladığında henüz yolda olan Suat Toktaş, saat 10.30’da jandarma eşliğinde duruşma salonuna getirildi.
“GAZETECİLİK YAPILABİLMESİ İÇİN GAZETECİLER SERBEST BIRAKILMALI”
Hakan Kürşad Oğuz, savunmasında 30 yıllık gazeteci olduğunu ifade ederek, “Yüzlerce gazeteci arkadaşımla beraber her zaman heyecanla gazetecilikte daha iyisini yapmak için çalıştım. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ‘bilirkişi’ toplantısındaydım. Orada İmamoğlu’nun ‘Büyükcanayakın kim’ diye sorulmaya başlandı. Herkesin aklında olan bu kişiye soru sormaktı. Günün en önemli gündemiydi. Daha sonra gazeteci arkadaşım Barış Pehlivan’ın bir telefon konuşması yaptığını gördüm, yanına hittiğimde bilirkişiyle konuştuğunu gördüm ve haberi yazarken bir yanlış yapılmaması için görüşmeyi kayda almaya başladım ve bunu hiçbir çıkarma, ekleme olmadan Suat beye gönderdim. Burada da amacımız hakkında iddialar olan kişiye söz hakkı vermek ve söylediği hiçbir şeyi kırpmadan yer vermekti. Bu kaydı bir suç işlemek gibi bir amacımız yoktu, tamamen gazetecilik refleksiyle yaptık. Mesleğimiz nedeniyle katıldığımız bir çok toplantıda kayıt yaparız, bunu da ileride bir yanlış yapmamaktı. Ben çok fazla söyleşi yaparım ve alışkanlığımdır görüşmelerde ses kaydı alırım. Bunu da ifşa için değil, hafıza için yaparım. Gazeteciliğin yapılabilmesi için gazetecilerin serbest bırakılması gerekiyor” diye konuştu.
İSTENEN CEZALAR
Gazeteciler Barış Pehlivan ile Kürşad Oğuz’un, “Kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kayıt etmek”, “Kayda alınan konuşmaların basın, yayın yoluyla yayınlanması” ve “Yargı görevini yapanı etkileme” iddiasıyla 6 yıldan 14 yıla, soruşturma kapsamında tutuklanan Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş, sunucu Seda Selek ve sorumlu müdür Serhan Asker’in ise “Kayda alınan konuşmaların basın, yayın yoluyla yayınlanması” ve “Yargı görevini yapanı etkileme” suçlamasıyla 4 yıldan 9 yıla kadar hapisleri isteniyor.
-
Mahsun Kırmızıgül’den ‘yolsuzluk’ tepkisi
-
Kartalkaya faciasında dava açıldı
-
Bartın’da tarla anlaşmazlığı kavgası…
-
“Bu model, çocukların yakın geleceğini doğrudan etkileyecek, laiklik ve bilimsellik ilkelerinden uzak.”
-
İmamoğlu’nun danışmanı Ertan Yıldız, ‘etkin pişmanlık’ kapsamında ifade verdi…
-
Her iki gençten biri mutsuz…