Tutuklu amca Salim Güran’ın son ifadesinde dikkat çeken çelişki…
Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cesedine ulaşılan Narin Güran’ın tutuklu muhtar amcası Salim Güran’ın ifadesi, 15 yaşındaki işçisi R.A. ile silinen telefon kayıtlarının ortaya çıkmasının ardından yeniden alındı. Güran ilk ifadesinin aksine çelişkili ifadeler verdi.
Diyarbakır‘da 8 yaşındaki Narin Güran‘ın öldürülmesiyle ilgili soruşturma kapsamında tutuklu olan Salim Güran‘ın (46) yeniden ifadesi alındı.
Dün gece adli kontrol şartıyla serbest bırakılan ve telefon kayıtlarının ortaya çıkmasının ardından yeniden gözaltına alınan Salim Güran’ın 15 yaşındaki işçisi R.A. ise tutuklandı.
Soruşturma kapsamında, 2 Eylül’de tutuklanan amca Salim Güran’ın cezaevinden getirildiği Diyarbakır Adliyesi’nde soruşturmayı yürüten 3 savcı tarafından ifadesi alındı. İşlemlerinin tamamlanmasının ardından Güran, cezaevine götürüldü.
SON İFADEDE DİKKAT ÇEKEN ÇELİŞKİLER
Soruşturmayı yürüten 3 savcı tarafından ifadesi alınan Salim Güran, savcılıkta, olay günü yaptıklarına ilişkin daha önce jandarma ve savcılıkta verdiği ifadeleri tekrarladı, kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti.
“NARİN’İN DNA’SININ ÇIKTIĞINA İLİŞKİN DİYECEĞİM YOK”
AA’da yer alan habere göre, ifadesinde, aracına farklı çocukların bindiğini savunan Güran, “Sadece Narin’in DNA’sının çıktığına ilişkin herhangi bir diyeceğim yoktur” dedi.
Soruşturma kapsamında tutuklanan Mehmet Selim Atasoy’un olay günü tarlada kızlarının olmadığını, sadece oğlu ve kendisinin olduğunu belirttiğinin aktarılması ve “olaydan 2 gün önce Salim’in kızlarını köydeki evine götürdüğü” yönündeki beyanlarının sorulması üzerine Güran, şunları kaydetti:
“Bu beyanı kabul etmiyorum. Olay günü kızları da tarladaydı. Kızlarını ben olay günü eve götürdüm. 20.00 sıralarında bana telefon geldi ve ‘Narin kayıptır.’ dediler. Beni arayan kızım Gizem’di. Köyün içine arabayla gittiğimde bütün köy kapıdaydı. Ben telefonla jandarma komutanını arayıp ‘Kardeşimin kızı kayıptır.’ dedim. Yürüyerek aramaya katıldım. Sabaha kadar arama yaptık.”
“SÜREKLİ TELEFONUMDA BULUNAN DİJİTAL VERİLERİ SİLİYORUM”
Güran, “18.59’da okulun önünden geçtiğinin kamera kayıtlarından tespit edildiği”nin belirtilmesi üzerine, o yolu kullandığını aktardı.
“Mehmet Selim Atasoy telefonla arayıp, ‘Yolda ileri geri giden şüpheli bir araç var’ demesinin üzerine hemen M’yi Hüseyin amcasının evinin önünde bırakıp hızlıca şüpheli aracın olduğu yere doğru gittim. Söz konusu kameranın önünden geçme nedenim de budur” diyen Güran, olay günü, tutuklu Nevzat Bahtiyar ile saat 15.08’de yaptığı görüşmenin içeriğinin içme suyu olduğunu iddia etti.
Savcılığın, “Sizden ele geçirilen cep telefonuna ilişkin yapılan Dijital Materyal İnceleme Raporu’nda 23 Ağustos gününden önceki tüm normal arama ve WhatsApp arama kayıtlarını sildiğiniz anlaşılmıştır. Neden arama kayıtlarını silme ihtiyacı duydunuz?” sorusu üzerine Güran, “Sürekli telefonumda bulunan dijital verileri siliyorum. Narin’in ölümüne ilişkin herhangi bir delili yok etme amacı taşımıyorum” ifadelerini kullandı.
“Sizin ailenin birçok üyesinin 21 Ağustos gününe ilişkin telefonunda bulunan arama, mesajlaşma, WhatsApp kayıtlarını sildikleri tespit edilmiştir. Neden böyle bir şey yapma ihtiyacı hissetmişlerdir?” sorusu üzerine Güran, aile üyelerinin neden bu verileri sildiklerini bilmediğini ileri sürdü.
“NEVZAT’A SESLENMEDİM, GÖRMEDİM, BAZ ANALİZLERİ YANLIŞ”
Soruşturma kapsamında tutuklanan Nevzat Bahtiyar’ı tanıdığını aktaran Güran, ifadesine şöyle devam etti:
“Nevzat Bahtiyar’ın aleyhime söylemiş olduğu tüm hususlar yalandır. Kesinlikle olay günü Nevzat’a seslenmedim. Onu 15.00-16.00 saatleri arasında kesinlikle görmedim. Sadece saat 20.00’den sonra köyün içine evime doğru ilerlerken bir kalabalığın içerisinde gördüm. Bu beyanlarını kabul etmiyorum. Yeğenim Narin’i öldürerek cesedini arabama yükledikten sonra kendisine teslim etmedim.”
“Olay günü Nevzat Bahtiyar’ın sizi aradığında tarlada olduğunuzu ve devamındaki süreçte saat 20.00’ye kadar Nevzat Bahtiyar ile hiç görüşmediğinizi söylemenize karşın alınan HTS analizlerinde olay günü saat 15.21 ile 15.46 saatleri arasında Nevzat Bahtiyar’ın beyanı ile uyumlu birlikte olduğunuz anlaşılmıştır. Bu çelişkiye ilişkin beyanınız nedir?” sorusunu Güran, “Kesinlikle olay günü Nevzat Bahtiyar ile görüşmedim. Baz analizleri yanlıştır. Bu hususu da kabul etmiyorum” şeklinde yanıtladı.
Olay günü, tutuklu Mehmet Selim Atasoy’un oğlu R.A. ile farklı saatlerde yaptığı telefon görüşmeleri de sorulan Salim Güran, tarla ile ilgili konular konuşmuş olabileceklerini, konuşmaların içeriğini hatırlamadığını söyledi.
R.A. ile saat 18.37, 18.42, 18.51 ve 18.54’te yaptığı görüşmenin içeriği de sorulan Salim Güran, konuşmaların “şüpheli” olarak değerlendirdikleri beyaz araçla ilgili olduğunu iddia etti.
“Mehmet Selim Atasoy’un sizi araması üzerine okulun önünden geçerek beyaz renkli arabayı kontrol etmeye gittiğinizi beyan ettiniz. HTS incelemelerinde Mehmet Selim Atasoy’un sizi 18.27’de aradığı, ancak 18.59’da okulun önünden geçtiğiniz kamera görüntüleri ile sabit olduğu, ayrıca R.A. ile 18.37-18.54 arasında yapmış olduğunuz 4 görüşmenin araba ve tarlaya ilişkin olduğunu ve arabayı kontrol ettiğiniz noktada gerçekleştiğini, sonrasında tarlaya ve sondajın olduğu yere gittiğinizi beyan ettiniz. Bu durum okul kamerası önünden 18.59’da geçtiğiniz sabit olduğu hususu ile çelişmektedir” denilerek, söyleyeceklerinin sorulması üzerine Salim Güran, bu hususta söyleyeceği bir şey olmadığını kaydetti.
“YENGELERİMLE İLİŞKİM OLDUĞU TAMAMEN YALAN”
Narin’in kaçırıldığını çocuğundan öğrendiğini öne süren Salim Güran, Narin’in annesi Yüksel Güran ile aralarında ilişki olduğu iddiaları hakkında da, “Narin’in kaybolduğunu çocuğum arayıp haber verdi. Köye gelir gelmez okul görevlilerini arayarak okulu açtırdım. Benimle ilgili Narin’in annesi ve Maşallah yengemle ilişkim olduğu tamamen yalandır” dedi.
“TAMAM HENÜZ BENDE DEĞİL, DAHA ÖLMEMİŞ”
DW Türkçe’den Alican Uludağ, adli kontrol kararıyla serbest bırakılan ve Salim Güran’ın işçisi olan 15 yaşındaki R.A.’nın savcılık ifadesine ulaşmıştı.
Salim Güran’ın “O sondaki köşede bir şeyin düşmüş ha, sana ait bir şey sondaki yamaçta” şeklinde mesaj atarak işçisini yönlendirdiği, R.A.’nın ise “Tamam henüz bende değil/tamam daha ölmemiş” diye yanıt verdiği kayıtlar dosyaya girmişti.
Dosyaya giren mesajlaşmalar Narin kaybolduktan sonra yapılan görüşmeler. Buna göre, ikili arasında şu mesajlaşma yaşandı:
Salim Güran: O sondaki köşede bir şeyin düşmüş ha, sana ait bir şey sondaki yamaçta, yamacın köşesi taş.
R.A.: Eee
Salim Güran: Biri yerde
R.A: Tamam henüz bende değil, daha ölmemiş.
MERMİ ÇELİŞKİSİ
Savcılığa çıkarıldıktan sonra 2 Eylül’deki ilk ifadesinde telefon kayıtlarını neden sildiğine ilişkin soruya, Narin’in babasının ahırında 380 mermi yakalandığı iddiasıyla cevap veren Güran, “Olaydan 10-15 gün önce telefonuma ses kayıt programını indirdim. Konuştuğum şeyleri daha sonra hatırlamak için bu programı indirdim. Ben ses kayıtlarını silmedim ancak olay günü yaptığım arama kayıtlarını sildim. Olay akşamı kardeşim Arif’in ahırında 380 mermi yakalandı, bana bunu haber verdiler. Kayıtları silmekle kötü yapmışım” demişti.
Güran, 13 Eylül’de yeniden alınan ifadesinde ise bu kez 380 mermiden bahsetmedi, yerine “hayat kadınları” ile görüşmesi olduğunu iddia etti.
Güran, “Telefon mesajlarını hayat kadınlarıyla yazışmalarım var, o nedenle sildim. Aile üyelerinin neden telefonlarını sildiğini bilmiyorum” diyerek kendini savundu.